”Uyuşturucu ticareti ve avukatlar…” Tankutalp Altunsoy yazdı.

Ne alaka...

Değil mi sevgili okur. En azından başlığı okuyan epey şaşırmıştır. Bende şaşırdım emin olun.

Geçtiğimiz günlerde bir avukat 40 bin küsür uyuşturucu hapla yakalanmıştı. Daha öncesinde başka bir avukatın çiftliğinde esrar ve esrar üretimi yapılan hint keneviri yaş halde ele geçirilmiş ve avukat serbest bırakılmıştı. Olaydan haberinin olmadığını ve çiftlik çalışanlarının yaptığını belirtmişti. Daha öncesinde de bu ve benzeri olaylar Konya da yaşandı geçtiğimiz son bir yılda. Sadece Konya da mı yaşandı yoksa ülke genelinde de avukatların bu tip suçlara karışma olayları nelerdir diye araştırdığımda gördüm ki yok yok...

Pkk sevicisinden, hizbullahına kadar ne ararsanız var! Kolay para kazanılan bir meslek olarak görüldüğü için de bu mesleğe epeyce rağbet de var. Hakkıyla çalışıp kazanan hiç kimseye lafım olmayacağı gibi hakkıyla kazanan avukatlara da diyecek bir sözüm yok...

Ben bu yazımı daha çok baroları eleştirmek için yazıyorum. Baroların daha dikkatli olması ve halktan aldıkları şikayetleri değerlendirip gerekli yaptırımları uygulaması gerekir kanaatindeyim. Meslek birliği olan barolarda birlik görsek de meslek ahlakını takip konusunda her hangi bir çalışma görmüyoruz. Bu anlattığım olay Türkiye geneli böyle maalesef. Sanırım devlet dediğimiz mekanizmanın bu barolara bir el atması gerekiyor! Yeterlilik, Liyakat, Ahlak, Meslek ahlakı gibi konular her alanda olduğu gibi barolarda da sorun...

Daha önce bir kaç yazı yazdım ve sordum ama pek kale alıp cevap veren olmadı. Siz bilirsiniz ben gerekirse sizi eleştirern bir haber her gün yazacağım. Ta ki siz bu anlattığım konuları düzeltene kadar. Boro demek kültür sanat etkinlikleri sosyal faaliyetler yapmak değil sanırım öyle değil mi? Size acizane tavsiyem öncelikle meslektaşlarınıza mesleki ahlak eğitimi verin gerisi sonra...