Beyşehir Gölü’nün su seviyesi düşüyor!

Beyşehir Gölü'nün su seviyesi düşüyor!

Uzmanlar çölleşme konusunda uyararak, "Göller Bölgesinde Burdur Gölünde su seviyesi dramatik seviyelere gelmiş, Eğirdir ve Beyşehir göllerinde de su seviyesi sürekli düşmeye devam etmektedir" dedi.

Dünya Çevre Günü vesilesi ile TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu açıklamalarda bulundu. Yapılan açıklamada, "İsveç’in Stockholm kentinde 1972 yılında düzenlenen Birleşmiş Milletler Çevre Konferansından bu yana, her yıl 5 Haziran tarihinde, çevrenin korunması konusunda dünya çapında farkındalık yaratılması ve eylemde bulunulması amacıyla kutlanmaktadır. Her yıl farklı bir tema ile gerçekleştirilmekte olan Dünya Çevre Günü etkinliğinin 2024 yılı teması “Arazinin Restorasyonu, Çölleşme ve Kuraklığa Karşı Dayanıklılığın Arttırılması” olarak belirlenmiştir. 2024 Dünya Çevre Günü için belirlenen bu ana tema ile “Bizim Topraklarımız, Bizim Geleceğimiz #Generation Restorati” mottosu ile toprakların restorasyonuna, çölleşmeyi durdurmaya ve kuraklığa karşı dayanıklılık oluşturmayı amaçlıyor.
GÖLLERDE SU SEVİYESİ DÜŞÜYOR

Yine plansız tarım ve madencilik faaliyetleri, kentleşme, yerleşme politikaları sonucu tarım, orman, mera alanları ranta ve talana açılırken, plansız yeraltısuyu kullanımı, sulak ve turbalık alanların kurutulması gibi yanlış politikalar nedeniyle yüzey ve yeraltı sularımız hızla tüketilmekte, bu da göllerin kurumasına neden olmaktadır. Yapılan çalışmalara göre 1950 yılından bu yana uygulanan yanlış arazi ve su kullanımı politikaları ve uygulamaları nedeniyle başta Orta Anadolu ve Göller Bölgesi olmak üzere birçok göl ve sulak alan kurutulurken, çok sayıda göl de kurumaya yüz tutmuş bulunmaktadır. Son yıllarda iklim değişikliğinin olası etkileri de dikkate alındığın da ülkemizin en büyük gölü olan Van Gölünde su seviyesi düşmeye devam ederken, Göller Bölgesinde Burdur Gölünde su seviyesi dramatik seviyelere gelmiş, Eğirdir ve Beyşehir göllerinde de su seviyesi sürekli düşmeye devam etmektedir. Manisa’da yanlış uygulamalar nedeniyle Marmara Gölü tamamen kurumuştur. Bu olumsuz durum su ekosistemini tahrip ederken, su ürünlerinden geçimini sağlayan topluluklar üzerinde de olumsuz etkilerin yaşanmasına neden olmuş, olmaya da devam etmektedir.

Benzer durum tarım toprakları ve mera alanları için de geçelidir, erozyonla arzu edilir şekilde mücadele edilemediği için her yıl milyonlarca metreküp tarım ve mera alanları yok olmaktadır. Yanlış tarım uygulamaları nedeniyle tarım topraklarının tuzlanarak verimin düşmesine, mera alanlarında ise aşırı otlatma nedeniyle çoraklaşma söz konusudur.