0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bazı insanlar dürüst, hak yemez, güvenilirdirler. Onlara her konuda güvenebilirsiniz, her şeyinizi emanet edebilirsiniz. Böyle insanların devleti yönetenler içinden de çıktığı görülür. Böylelerinin yönettiği ülkeler, mutlu ve refah içinde geleceğe güvenle bakarlar. Gelecekten kaygıları yoktur.

Yukarıda sözünü ettiğim insanlar en ideal insanlardır; ama sadece bu özellikleri taşımak her zaman yeterli olmaz.

Çok değerli bir hukukçu ve entelektüel birikimi ile tanıdığımız Ahmet Ergun Bey’in geçenlerde yaptığı bir paylaşım aklıma geldi.

Ahmet Ergun Bey; “Yalnızca, çalmadım demek yetmez, çaldırmadım da diyebilmeli. Yalan söylemedim demek yetmez, söyleyene de karşı çıktım diyebilmeli. İftira etmedim demek yetmez, iftira atanı da engelledim demeli. Rüşvet almadım, kutsal değerlerle dalga geçmedim, milli değerlere saldırmadım demek de yetmez, bunlara açıkça karşı çıktım, tepki koydum diyebilmeli.” diyor.  

Evet, kişinin sadece dürüst olması, çalmaması gibi iyi özellikleri taşıması yetmez. Ahmet Bey’in de belirttiği gibi tüm bunları yapanlara karşı durmak gerek. Yalan söyleyene karşı çıkabilmeli, rüşvet alana engel olabilmeli. Haksızlığa uğrayan birini görünce o kişinin hakkını savunabilmeli.

Kendisi dürüst, güvenilir ama çevresindeki olan bitene kayıtsız olan bir insan tek başına yaşayan biri ise fazla sorun yoktur ama böyle biri etkili ve yetkili bir makamda ise çok büyük bir tehlike demektir.

Gördüğü bir yolsuzluğa kayıtsız kalıyorsa en az yolsuzluğu yapan kadar suçludur aslında. Bir hırsızlığa tanık olup göz yumuyorsa o hırsızla iş birliği yapıyor demektir.

Unutmamak gerek ki; “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.” dersen gün gelir o göz yumduğun yılan seni de sokacaktır.

Hoşça kalın.

Gazeteci yazar Ömer ÇATALTEPE